Sağlikli Bir Kilisenin Dokuz İşareti/Hiristiyan Havariliğini Ve Büyümesini İlerletme Kaygisi

Gospel Translations Turkish sitesinden

Git ve:kullan, ara

Related resources
More By Mark Dever
Author Index
More About The Nature of the Church
Topic Index
About this resource
English: Nine Marks of a Healthy Church/A Concern for Promoting Christian Discipleship and Growth

© 9Marks

Share this
Our Mission
This resource is published by Gospel Translations, an online ministry that exists to make gospel-centered books and articles available for free in every nation and language.

Learn more (English).
How You Can Help
If you speak English well, you can volunteer with us as a translator.

Learn more (English).

By Mark Dever About The Nature of the Church
Chapter 9 of the book Sağlikli Bir Kilisenin Dokuz İşareti

Translation by 9Marks

Sağlıklı bir kilisenin önde gelen işaretlerinden bir diğeri de kilisenin büyümesine verilen önemdir; üyelerin sayıca büyümesi değil, üyelerin imanda büyümesi. Günümüzde bazı insanlar bir imanlının bütün yaşamı boyunca bir “bebek Hıristiyan” olarak kalabileceğini düşünüyorlar. Ama büyüme yaşamın bir belirtisidir. Büyüyen ağaçlar yaşayan ağaçlardır, büyüyen hayvanlar canlı hayvanlardır. Büyümek çoğalmayı ve ilerlemeyi içerir. Bir çok kez görmüşüzdür ki, herhangi birşeyin büyümesi durduğu an o şey ölür.

Pavlus, Korintlilerin Hıristiyan inancında büyümelerini umut etmişti (2 Korintliler 10:15). Efeslilerin de “sevgiyle gerçeğe uyarak bedenin başı olan Mesih'e doğru her yönden” büyümelerini umut etmişti. (Efesliler 4:15; kıyaslayın Koloseliler 1:10; 2 Selanikliler 1:3). Petrus da bazı Hıristiyanları teşvik etti “Yeni doğmuş bebekler gibi, hilesiz sütü andıran Tanrı sözünü özleyin ki, bununla beslenip büyüyerek kurtuluşa erişesiniz.” (1 Petrus 2:2). Pastörler için kendi kiliselerini, büyümenin somut olarak görüldüğü, kontrol edilebilir katılım, vaftiz, verme ve üyelik seviyesine indirgeme zafiyeti vardır. Ancak böylesi bir seviye Pavlus’un tanımladığı ve Tanrı’nın arzuladığı büyümenin çok gerisinde kalıyor.

Jonahthan Edwards’a göre, Hıristiyan havariliğinde gerçek büyüme sade bir heyecan, dini kelimelerin daha fazla kullanılması yada Kutsal Kitap bilgisinin giderek artması değildir. Sevincin, veya sevginin yada kiliseye verilen değerin artması da değildir. Hatta Tanrı’ya verilen değerin ve övgülerin artması ve kişinin kendi imanına olan güvenin artması bile bir Hıristiyan’nın imanda büyüdüğünü gösteren sarsılmaz kanıtlar olarak kabul edilemez.

Peki, nedir? Edwards’a göre bütün bunlar Hıristiyan inancında gerçek büyümenin belirtileri olabilirken, büyümenin gözle görülebilen tek gerçek belirtisi ise Hıristiyanlık temellerine dayanan kendini inkar etme eyleminde köklenen ve gittikçe güçlenen bir kutsal yaşamdır. Kilise kendi üyelerinin yaşamlarında gittikçe artan böylesi bir tanrısallığa verdiği önemle tanınmalıdır.

Yedinci işarette gördüğümüz gibi, kilisede gerçek disiplinin ihmal edilmesinin istenmeyen sonuçlarından biri de büyüyen imanlılarda artarak ortaya çıkan zorluklardır. Disiplinden yoksun bir kilisede örnek alınması gereken kişiler ve olaylar net ve belli değildir; karma karışıktır. Hiçbir bahçıvan yabani ot yetiştirmek için emek harcamaz. Yabani otlar istenmeyen bitkilerdir ve bahçede yetişmekte olan diğer bitkilere zarar verebilirler. Tanrı’nın yerel kilise için olan planı yabani otlara göz yummamıza izin vermez.

Kendilerini birbirlerine adayan bir imanlılar topluluğundaki iyi etkileşimler Tanrı’nın kendi halkını büyütmek için kullandığı iyi araçlar olabilir. Tanrı’nın halkı kutsallıkta ve fedakar sevgide birlikte inşa edilip birlikte büyürlerken, kendi aralarında disiplini sağlama yetenklerini de artırmalılar ve Mesih’in öğrencileri olmayı teşvik etmeliler. Kilise Tanrı’nın lütuf aracılığıyla büyüyen halkının bir vasıtası olmaktan sorumludur. Eğer bunun yerine, kiliseler sadece pastörlerin fikirlerinin öğretildiği; Tanrı’ya tapınmaktan daha çok Tanrı’nın sorgulandığı; müjdenin sulandırıldığı; müjdeciliğin saptırıldığı; kilise üyeliğinin anlamsızlaştığı; pastörün etrafında dünyasal dindarların yetişmesine izin verildiği bir yer olursa, o kilisede uyumlu ve birbirini ahlakça yükselten bir topluluk bulmayı umut etmemiz zordur. Öylesi bir kilise kesinlikle Tanrı’yı onurlandırmayacaktır.

Tanrı büyüyen kiliseler tarafından yüceltilir. Bu tür bir büyüme kendini bir çok farklı şekilde gösterir: hizmete çağrılanların sayısının giderek artmasıyla; kilisenin yaşlı üyelerinin mujdecilik konusunda kendi sorumluluklarını yeniden kavramalarıyla; kilisenin genç üyelerinin yaşlı üyelerine olan sevgilerinden dolayı katıldıkları cenaze törenleriyle; artan dualarla;

Tanrı sözünün daha fazla vaaz edilmesine duyulan istekle; samimi ruhsal sohbetlerin yapıldığı kilise toplantılarıyla; artan ölçüde vermeyle, ve fedakarca veren imalılarla; kilise üyelerinin daha büyük bir çoğunluğunun müjdeyi diğer insanlarla paylaşmasıyla; çocuklarını iman konusunda eğitme yönündeki sorumluluklarını yeniden keşfeden anne ve babalarla. Bu saydıklarımız, Hıristiyanların dua ederek ve emek harcayarak yakalamaya çalıştıkları kilise büyümesinin bir kaç örneğidir.

Mesih benzerliğine doğru büyüyen bir kilise gördüğümüzde kim yücelitilir, kim onurlandırılır? “Ama Tanrı büyüttü. Önemli olan, eken ya da sulayan değil, ekileni büyüten Tanrı'dır.” (1 Korintliler 3:6b-7 karşılatırın Koloseliler 2:19). Öyle ki, Petrus’un ilk Hıristiyanlara yazdığı son kutsama sözü buyruk niteliğimde bir duadır: “Öte yandan Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih'in lütfunda ve O'nu tanımakta ilerleyin. Şimdi ve sonsuza dek O'na yücelik olsun! Amin.” (2 Petrus 3:18). Büyümekle kendi kendimizi yücelteceğimizi düşünüyor olabiliriz. Ama Petrus bizden daha iyi biliyordu. “İnanmayanlar arasında olumlu bir yaşam sürün. Öyle ki, kötülük yapanlarmışsınız gibi size iftira etseler de, iyi işlerinizi görerek Tanrı'yı, kendilerine yaklaştığı gün yüceltsinler.” (1 Petrus 2:12). Görüyoruz ki Petrus İsa’nın sözlerini iyi hatırlıyordu; “Sizin ışığınız insanların önünde öyle parlasın ki,” ve kesinlikle bu sözü duyunca kendimize hayranlık duymak çok doğal bir tepki gibi görünüyor, anca İsa şöyle devam etti; “iyi işlerinizi görerek göklerdeki Babanız'ı yüceltsinler!” (Matta 5:16). Hıristiyan havariliğini ve büyümesini ilerletmek için çaba harcamak da sağlıklı bir kilisenin işaretlerinden bir diğeridir.

DÜŞÜNDÜRÜCÜ SORULAR

  1. 1 Petrus 2:1-3’ü okuyun. Petrus’un bu Hıristiyanlar için olan umudu nedir? “büyüyerek kurtuluşa erişesiniz” derken neyi kastediyor?
  2. Bazı insanlar kilise büyümesinin sadece sayıca büyümekten ibaret olduğuna inanıyorlar. E.İşleri 2:41’i okuyunuz. Sizce burada neden iman edenlerin sayısı yazılmıştır? Şimdi de 2. bölümün kalan kısmını okuyunuz. Çok sayıda insanın iman etmesi, eğer o kişiler kutsallıkta büyümezlerse yine de Tanrı’yı onurlandırır mı? Neden?
  3. Yazar, yabani otların bahçede bulunan diğer bitkilere zarar verdiğini yazıyor. Disiplin altına alınmayan günahkar kilise üyeleri kilisede bulunan diğer imanlıların büyümesini ne şekilde olumsuz etkileyebilir? Bir kilise içindeki iyi etkileşimler, nasıl Tanrı’nın kendi halkını büyütmek için kullandığı iyi bir alet olabilir? Kendi kilisenizde bu duruma örnek gösterebileceğiniz olaylar var mıdır?
  4. Ruhsal olgunluğa erişen bir kilise aracılığıyla Tanrı’nın yüceltilmesine bir kaç örnek veriniz. Bu tür örneklerden kaç tanesinin sürekli olarak sizin kilisenizde gerçekleştiğini görüyorsunuz?